Olympos, Antalya ilinde Kumluca beldesine bağlı Olympos- Bey Dağları Milli Parkının bir bölümünü oluşturur. Bey Dağları, Toros sıradağlarının batı bölümünde bulunur. Karlı tepelerden aşağıya doğru inildikçe yemyeşil çam ve sedir ağaçları arasından Akdeniz’in turkuaz rengi görülür. Antalya merkeze 85 km mesafede bulunur. Olympos bir ören yeri olduğundan, büyük bir turistik merkez olması yasalarla engellenmiştir. Caretta Caretta kaplumbağalarının yavrulama alanı olduğundan sit alanı olarak koruma altına alınmıştır. Bu yüzden antik alan ve çevresinde yapılaşma yasaktır. Bölgede konaklama ağaç evlerde yapılmaktadır. Çadırların kurulabileceği alanlar mevcuttur. Dağcılıkla uğraşanlar için Beydağları Olympos Milli Parkı ideal bir bölgedir. Bölge Likya yolu üzerinde bulunduğu için özellikle gezginlerin uğrak yeri olmuştur.
Olympos, tüm ziyaretçilerin keyifli vakit geçirdikleri doğal bir cennettir. Ormanın içerisinde vahşi hayatı görerek, çam ve defne ağaçlarının kokusunu duyarak macera dolu bir yolculuk tercih edenlerin tercihi Olympos olmaktadır. Muhteşem sahil şeridinde güneşlenmek isteyenlere de ev sahipliği yapar.
Olympos, Antalya’nın önemli bir antik liman kentidir. Tarih boyunca mitolojiye konu olmuştur. Bulunduğu konumunun elverişli olması ile korsanların barınağı olmuştur. Tarihsel değerleri, endemik bitkileri, Caretta Carettaları, sportif etkinliklere izin veren muhteşem doğası ve konaklama amaçlı ağaç evleri ile tüm dünyanın ilgi odağı olmayı başarmış bir bölgedir. Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgede, yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlı geçer. Olympos iki derenin arasında bulunmaktadır. Kumsaldan görülen ve mezarların üzerinde bulunan tepe Olympos’un akropolüdür. Üzerinde bulunan yapı ise tarihte kale şekline sokulan surlara aittir. Irmak, kenarlarına yapılan duvarlar sayesinde kanal haline getirilmiştir. İki yaka bir köprü ile birleştirilmiştir. Nehrin karşısında hamam kalıntıları bulunur. Olympos’un bu bölümüne tamamen doğal iri taşların üzerinden yürüyerek geçilmektedir. Çalılıkların ve yeşilliklerin arasında tiyatro vardır. Tiyatro ile deniz arasında ise Bizans dönemine ait bir bazilika ve sur bulunur. Nehrin kenarında bir de hamam yer alır.
Olympos Antik kentinin yanında bulunan Çıralı köyü görülmeye değer niteliktedir. Burada iki lahit mezar bulunur. Bu mezarlardan batıdaki, Olymposlu korsanların birisi olan Eudemas’a aittir. Mezarın üzerinde direksiz ve küreksiz gemi kabartmaları ve dört satırlık bir şiir nedeni ile ziyaretçiler tarafından oldukça ilgi görmektedir. Olympos’a bir saatlik mesafede bulunan, antik çağlardan bu yana hiç sönmeyen ateşin bulunduğu Yanartaş, görülmeye değer yerlerin başında gelir.
Olympos, Antalya’nın en önemli liman kenti olması ve doğal bir ortamın hüküm sürmesi nedeni ile yerli ve yabancı birçok turisti kendisine çekmektedir. Eşsiz ve doğal tabiatı ile sahile gidilen yolda bulunan defne ağaçları arasında gizlenmiş Olympos antik kentinin kalıntıları ile ziyaretçilerini kendine çeken bölgede her şey doğaldır. Tarihsel ve doğal güzelliklerinin yanında nesli tükenmeye yüz tutmuş Caretta Carettaların yumurtalarını bıraktığı ender sahillerden birine sahiptir. Sahilin doğusunda yer alan Çıralı köyündeki Çakal Tepe, binlerce yıldır sönmeyen ateş ocaklarına sahip Yanartaş yerli ve yabancı turistleri kendisine çekmektedir. Her şeyin tamamen doğal olması bölgenin sit alanı ilan edilmesi ve yapılaşmaya izin verilmemesi üzerine, konaklama da ağaç evlerde yapılmaktadır. Portakal ve nar ağaçlarının arasında yapılan ağaç evlerde konaklamanın yanı sıra çadır alanlarının da bulunması gezginlerin bu bölgeyi tercih etmesine neden olmaktadır. Ağaç evler yılın on iki ayı boyunca hizmet vermektedir.
Finike yolundan Olympos’a gitmek için Ulupınar’dan harabe levhasının olduğu yola dönüldüğünde Olympos sahiline ulaşılır. Bozulmamış doğa ve yeşillikler içinde bulunan bölge tatilcileri büyülemektedir.