Alanya Antalya ilinin en büyük ilçesi ve en gözde tatil beldesidir. Son 2015 yılı adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre yaklaşık 300.000 nüfusa sahip olan ilçe, yıllık %4 ila %5 arasında artış ile en hızlı büyüyen yerleşim merkezlerinin başında gelmektedir. Tipik Akdeniz iklimi altında kalan ilçede yazlar çok sıcak ve kurak, kışlar ise ılıman ve yağışlı geçer. Dağlık bir bölgede bulunan Alanya’nın yaklaşık %65’i ormanlık alandır.
Pamfilya ovasına yerleşmiş Alanya, kuzeyinde bulunan Toros dağları ile Anadolu’dan ayrılmaktadır. Güney kesiminde yaklaşık 70 kilometrelik bir sahil şeridine sahiptir. Dim Çayı, Alara Çayı, Kargı Çayı, Oba Çayı, Serapsu Çayı başlıca akarsularıdır. Akçalı Dağı ve Geyik Dağı ise Torosların bir parçası olarak en büyük dağlarıdır. Alanya ilinin ulaşımı ise Antalya üzerinden sağlanmaktadır.
Antik çağlardan beri çoğunlukla korsanların elinde kalan Alanya, Bizans İmparatorluğu döneminde ise derebeyleri tarafından yönetilmiştir. Alâeddin Keykubat döneminde ise Selçuklu topraklarına dâhil olmuştur. Klikya Ermeni Krallığı adına derebeyi olarak Alanya’yı yöneten Kyr Vart’ın kızı ile evlenen Keykubat, kışları Alanya bölgesini başkent olarak kullanmıştır. Selçuklunun dağılması ile birlikte Karamanoğlu Beyliği tarafından yönetilen şehir önce Mısır Memluk Sultanlığı tarafından satın alınmış daha sonra ise Osmanlı himayesine girmiştir.
Alanya ekonomisi turizm ve tarım ağırlıklıdır. Bölgede üretilen özellikle avokado ve kivi Türkiye’de üretilen en iyi ürünlerdir. Muz ve avokado ise en çok üretimi yapılan ürünlerdir. Ayrıca portakal, mandalina, limon ve malta eriği üretimi de azımsanmayacak kadar yüksek miktardadır. Yetiştirilen muzlar ithal muzlara en yakın boyutlarda ve onlardan daha tatlıdır. Ayrıca salatalık, domates ve deniz ürünleri üretimi de diğer şehirlere pazarlanacak kadar yeterli miktardadır. Tabii ürünlerin çokluğu ticaret hayatını da önemli bir şekilde etkilemektedir. Turizm denince ise irili ufaklı bir sürü otel, pansiyon ve tatil köyleri akla gelir. Yıllık yaklaşık 11 milyon turist alan şehirde yabancı turistlere ait oldukça fazla gayrimenkul de bulunmaktadır. Alanya Otelleri günlük yaklaşık 180.000 kişiyi ağırlayacak kapasitedir. 2015 yılı itibariyle şehre gelen turistler yaklaşık 930 dolar kişi başı gelir bırakır. Bu da turizmin büyüklüğünü anlatmaya tek başına yeterlidir.
Alanya’da Gezilecek Yerler
Tarihi Yerler: Alanya Kalesi, Kızıl Kule, Liman Surları, Tersane, Grafitili Çeşme, Tünel Yapısı, Antrepolar, Tophane, Tophane Mahallesi, Burç Yapısı, Meyyit Kapısı, Tarihi Sarnıç Yapısı
Ören Yerleri: Alara Kalesi, Cibra Harabeleri, Pisarissos, Augae, Naula, Marassos, Leartes, Syedra, Hamaxia
Mağaralar: Korsanlar Mağarası, Âşıklar Mağarası, Fosforlu Mağara, Damlataş Mağarası, Dim Mağarası, Kadıini Mağarası,
Plajlar: Damlataş Plajı, İncekum Plajı, Kleopatra Plajı, Ulaş Plajı,
Hanlar: Şarapsa Han, Alara Han, Kargı Han
Yaylalar: Dereköy – Türbelinas Yaylası, Türktaş Yaylası, Gedevet Yaylası, Mammutseydi Yaylası
Eski Alanya Evleri: Hasanağalar Konağı, Alanya Belediyesi Kültür Evi ve Herbaryum, Ömürlü Kemal Atlı Kültür Evi, Sandık Emini Kayhanlar Evi
İbadethaneler: Andızlı Emir Bedrüddin Camisi, Süleymaniye Camisi, Tophane Mescidi, Akşebe Sultan Mescidi, Sitti Zeynep Türbesi, Hıdırellez Kilisesi, Aya Yorgi Kilisesi, Hagios Constantinous ve Mikail Archangelos Kiliseleri
Köşkler: Gülefşen Köşkü, Hasbahçe Köşkü
Müzeler: Alanya Arkeoloji Müzesi, Atatürk Evi ve Müzesi, Hüseyin Azakoğlu Kent Müzesi ve Kent Belleği Merkezi
Alanya aynı zamanda dünya çapında birçok şehirle kardeş şehir olma özelliğini de taşır. Alanya Otelleri tüm bu dünya insanlarını her sene bünyesinde barındırır. Boras (İsveç), Gladbek (Almanya), Goa (Hindistan), Fushun (Çin), Mahda (Tunus) kardeş şehirlerden bazılarıdır. Dolayısıyla önemli doğal ve tarihi güzelliklerinin yanı sıra bir dünya kenti olarak da ziyaretçilerini ağırlamayı başarmaktadır.